Originn, 6 sene önce ilk kurulduğu günden beri kentin sahip olduğu özel sektör, sanayi, üniversite gibi değerlerin ve yaratıcı potansiyelin birlikteliğine önem veriyor. Bu değerlerin bir araya gelmesi için alan yaratmak, ortak hareket etmenin gücüyle kalkınma ve inovasyonu hızlandıran yaratıcı iş birliklerine ortam ve içerik hazırlamak için çalışmalarını sürdürüyor.
Originn, büyüme stratejisini mekan olarak m2’yi arttırmak yerine, kendi içinden türeterek üreten girişimler yaratma üzerine kurdu.
Bu farklı girişimleri; platformlar, kolektifler, hareketler ve uygulama örnekleri oluşturuyor. Ve bu modellerin birbiri ile ilişkide olmasını sağlayarak ağın her parçasına etki etmesi ve birbiriyle iletişimde olması hedeflendi.
‘’Originn ağlar arası bağ kurma hedefindedir.’’
Bu nedenle, Originn hem kendi hayallerini hem de dünya üzerindeki doğru modelleri araştırmakta ve bu modellerin lokalleştirilmesi için dahil olduğu topluluk ve ağların gücünü kullanıyor.
Tam da bu noktada 3 sene önce Originn’in tanımladığı ihtiyaçlar doğrultusunda yolculuğuna başlayan ve bu yolculukta paydaşları ile birlikte büyüyenİzmir Design Factory (IDF) projesi ile hedeflenen noktayı ve bu projenin Originnovation hareketi ile nasıl buluştuğunu sizler ile bu yazı aracılığıyla paylaşıyoruz.
“IDF, üniversite-sanayi işbirliğini sağlamak için bağımsız, tarafsız ve çok paydaşlı bir yapıda kuruldu."
Originn, Türkiye’deki sayılı yaratıcı merkezlerden biri olarak yurt dışında İzmir’i temsilen katıldığı birçok etkinlikte, kentin ihtiyaçlarına yönelik farklı modelleri inceleme şansı yakaladı. Ve Porto Design Factory ziyaretinde, Tasarım Fabrikası modeli ile tanıştı. Bunun, Originn’in ihtiyaç duyduğu üniversite-sanayi işbirliği geliştirme metodolojisi için iyi bir model olabileceğini gözlemledi.
Üniversite-sanayi işbirliği için bir arayüz görevi görmeyi hedefleyen IDF projesi; tarafsız, bağımsız, yerel ve global seviyede çok paydaşlı bir yapıda kurgulandı. Originn; akademik içerik katkısı sunması için etkin işbirlikleri yaptığı Yaşar Üniversitesi’ni, projenin sanayi ile hızlı entegrasyonunu sağlaması ve iletişim kanallarını aktif tutması için ESİAD’ı (Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği), know-how transferini doğru gerçekleştirebilmek için Porto Design Factory’i bu çatının kurulmasında paydaş olmaya davet etti. Böylece IDF’in temelleri 2018 yılında atıldı.
Tasarım Fabrikası modeli, kurumlar ile öğrencileri bir araya getiren bir yapıda, Design Thinking (Tasarım Odaklı Düşünme) pratiğini uygulayan bir üretim alanıydı. Ekibe bu alanda çalışmalarda bulunan tasarımcı ve akademisyen Can Güvenir’in de katılmasıyla tüm süreçlere “Design Thinking’’ metodolojisi dahil edildi.
“İzmir Design Factory’nin yerel kalkınmadaki değer önerisi: ortak üretim kültürü”
Yapısı ve dünyanın farklı şehirlerinde gerçekleştirilmiş başarılı uygulama örnekleriyle Tasarım Fabrikasının, İzmir özelinde ortaya çıkan yerel problem, ihtiyaç ve beklentilere cevap verebilecek; güven, paylaşım ve yaratım odağında bir model niteliğinde olduğu gözlemlendi. Çözümü dışarıdan beklemeyen, mevcut potansiyel ile ortak üretim kültürünün oluşturulmasını sağlayabilecek İzmir Design Factory modeli; eğitim, araştırma ve tasarım temelinde iş birliklerinin başlatılması için ihtiyaç duyulan arayüzü oluşturma hedefi ile yoluna devam ediyor.
IDF; Design Thinking temelinde proje yapma kültürünün oluşturulması, farklı disiplinleri bir araya getirip ortak faydada birleştirerek güncel teknoloji ve rekabete ayak uydurulması açısından avantajlı bir ortam yaratılmasını sağlıyor. IDF kolaylaştırıcılığıyla gelişecek işbirliği kültürü, sürdürülebilir kalkınma için dayanak olma potansiyeline sahip. Yine bu oluşum kapsamında Türkiye pazarının önemli bir bölümünü oluşturan KOBİ’lerin öncelikli ihtiyaçları çerçevesinde projeler geliştirilerek Ar-Ge kültürünün kazandırılması ve bölgesel kalkınmanın KOBİ’ler ölçeğinde de desteklenmesi amaçlandı. Bunun yanı sıra bilgi birikiminin de teori ve pratik arasında gelişmesi hedeflendi. Üniversite-sanayi işbirliğinde ortak kurgulanacak eğitimler ile hem akademideki bilginin sanayiye aktif katkısının sağlanması hem de sanayideki güncel deneyimler ile öğrenci ve akademideki mevcut bilginin pekiştirilmesi sağlanıyor.
Modelin tarafsız bir konumda yer alarak her üniversite, sanayi ve kuruma eş uzaklıkta olması; yayılma stratejisinde ise merkez oluşturmak yerine bölgesel ve yerel Tasarım Fabrikalarının oluşturulmasıyla yaygınlaşması, böylelikle yerel ihtiyaçlara global çözümler üretebilecek bir güven alanı oluşturması planlanıyor. Akademisyen, öğrenci ve sektör çalışanlarının sahaya ve uygulamaya daha yakın olması ve araştırma destekli inovatif projeler gerçekleştirebilmesi için devlet kurumları ve üniversitelerin ağır yapıları dışında bir alternatif olan IDF’nin sürdürülebilirliği; bağımsız, kolay ulaşılabilir ve bürokrasiden uzak bir şekilde yapılandırılması ile mümkündür. IDF projesi ve Tasarım Fabrikası modelinin gelecekteki lokal örnekleri, bölgesel ortak üretim kültürünün oluşması ve yaygınlaştırılması için bir katalizör olma hedefine sahip.
“Temel yaklaşımı disiplinlerarası ve insan odaklı ortak yaratıma dayalı Design Thinking; değerleri ise kapsayıcılık, yaşam odaklılık ve ortak üretim olan İzmir Design Factory (IDF).”
Bu değerler ışığında IDF, kurumların mevcut birim ve altyapılarının birbirleriyle ve dış paydaşlarla iletişiminin sağlanmasında köprü olma gayreti ile çalışmalarını sürdürüyor. Paydaşların ihtiyaç, beklenti ve motivasyonları çerçevesinde empati temelinde açık, şeffaf, güven temelli ve yapıcı iletişim kurmaları için zemin oluşturmaya çalışıyor. Bunun sonucunda rekabet kültürünü değiştirerek ortak akıl ile farklı paydaşlarla paylaşım temelli işbirlikleri kurulması için gayret ediyor. Bu kapsamda lisans seviyesinde kurguladığı dersler ile farklı disiplinlerden öğrenciler proje paydaşlarının problemlerine takımca çözümler geliştirirken; sektörden ve akademiden farklı uzmanlık alanlarından gelen mentörleri de dinleme, bilgi ve deneyimlerinden öğrenme fırsatı buluyor. İnterdisipliner yapısı sayesinde karşılıklı öğrenme ve ortak üretime ortam sağlıyor.
“IDF olarak temel amacımız güven, empati ve yapıcı iletişim temelli işbirliği kültürünü geliştirmek ve bu kültürü daha da yaygınlaştırabilecek bir ağ kurmak.”
Tüm bu yaklaşım ve değerler doğrultusunda Yaşar Üniversitesi bünyesinde kredilendirilen lisans seviyesinde kurgulanan bir ders olan Tasarımca Dersi; 1 eğitmen, 1 asistan, 7 rehber, 11 mentör, ikisi kurumsal firma ve üçü kobi ölçeğinde 5 paydaş ve 3 üniversitenin 14 farklı bölümünden gelen 51 çırak ile hayata geçirildi. IDF’in ilk çıktısı olan ders kapsamında öğrenciler 15 hafta boyunca kendileri gibi farklı disiplinlerden gelen rehberler eşliğinde takımlar halinde online atölye çalışmaları yaptılar ve hem sektörden hem de akademiden gelen farklı uzmanlık alanlarındaki mentörler ile görüşmeler gerçekleştirdiler. Design Thinking sürecini izleyen farklı disiplinlerden gelen çıraklar takımlar halinde çalışarak 8 Alıştırma ve 10 Paydaş Projesi ile dönemi sonlandırdılar; fakat bu onlar için bir son değil aksine yeni bir başlangıç oldu.
IDF’in kurguladığı Tasarımca Dersi sürecinde tüm dünyayı ve ülkemizi de etkisi altına alan pandemi nedeniyle fiziksel kısıtlamaları engel olarak görmeyip, teknolojinin uzaktan işbirliğini destekleyecek şekilde etkin kullanımını gerçekleştirerek çalışmalarına online ortamda devam etti. Bu sayede, geçtiğimiz ders döneminde yereldeki sanayi paydaşının globaldeki merkez ekibi ile çalışmaya başladık. Yeni döneminde 1 eğitmen, 1 asistan, 4 rehber, 4 eş-rehber, 15 mentör ve biri yerel topluluk diğeri global kurumsal firma olmak üzere 2 paydaş ile devam eden Tasarımca Dersi’nde 5 farklı üniversitenin 8 farklı bölümünden 29 çırak ile 7 Alıştırma Projesi ve 6 Paydaş Projesi tamamlandı.
“Kapsayıcılık, yaşam odaklılık, ortak üretim değerleri ile serüvenine başlayan Originnovation.”
Originn’in bir diğer girişimi olan Originnovation, üniversite-sanayi işbirliği için bir arayüz olmayı hedefleyerek birçok paydaşı ile IDF‘e farklı vaka süreçlerinde dijital platform ve araçlarının geliştirilmesinde kolaylaştırıcılık yaptı.
Originnovation hareketi ile deneyimlediğimiz işbirliği ve ortak üretim modelinin katkı ve etkilerini geliştirebilmek için, özellikle özel sektörü girişimcilik ve inovasyon ekosistemi ile entegre edebileceğimiz, daha kapsayıcı, sistematik, çıktı kalitesi yüksek bir iş modeli ortaya çıkarıyoruz. Başta üniversite — sanayi olmak üzere, yerel ve global ölçekte paydaşlar arasında işbirliğinin ölçülebilir, takip edilebilir, esnek ve en önemlisi katılıma açık bir inovasyon sürecine dönüştürmek için yürüteceğimiz çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Nazey Erdilek
Commentaires